KRİPTO VARLIK ARZI (ICO) İLE FİNANSMAN VE FİNANSAL TABLOLARDA RAPORLAMA

Author :  

Year-Number: 2022-2
Yayımlanma Tarihi: 2022-12-26 15:15:33.0
Language : Türkçe
Konu : Muhasebe
Number of pages: 319-337
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Geleneksel halka arza (IPO) alternatif olan kripto varlık arzı (ICO) ile şirketler ihtiyaç duydukları fonu daha az maliyetle ve daha kısa sürede sağlayabilmektedir. Ancak kripto varlık arzında yasal düzenlemelerinin olmaması yatırımcılar ve finansal bilgi kullanıcıları açısından önemli bir risk ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışmanın amacı kripto varlık arzını açıklayarak finansal tablolarda raporlanmasına ilişkin öneriler sunmaktır. Kripto varlık arzında ihraç edilen varlıklar (token) için net bir ayrım yapmak oldukça zor olup bu çalışmada tokenların raporlaması genel özellikleriyle birlikte belirli varsayımlar altında değerlendirilmiştir. Çalışmada tokenlar kendi içinde menkul kıymet tokenları, fayda tokenları ve ödeme tokenları olmak üzere üç ana başlıkta incelenmiş ve bunların özelliklerine göre özkaynak, hasılat veya yükümlülük olarak raporlanabilirliği üzerinde durulmuştur. İlgili standartlardaki koşulları sağlayan tokenlar bu kapsamda özkaynak, hasılat veya yükümlülük olarak raporlanabileceği gibi birden fazla standardın kapsamına da girebilir. 

Keywords

Abstract

With the initial coin offering (ICO), which is an alternative to an initial public offering (IPO), companies can provide the funds they need at less cost and in a shorter time. However, the absence of legal regulations regarding the initial ICO poses a significant risk for investors and financial information users. The aim of this study is to explain the ICO and to offer suggestions for reporting in financial statements. It is very difficult to make a clear distinction for the assets (tokens) issued in the ICO. Therefore, the reporting of tokens has been evaluated under certain assumptions with their general characteristics. In the study, tokens are examined under three main headings as security tokens, utility tokens, and payment tokens, and their reportability as equity, revenue, or liability according to their characteristics is emphasized. Tokens that meet the conditions in the relevant standards can be reported as equity, revenue, or liability in this context, or they can be covered by more than one standard.

Keywords


  • Musa ÖZÇELİK, Aynur SÜSAY 1. GİRİŞ Şirketler büyüdükçe ve uzmanlaştıkça finansman ihtiyaçları da değişir. Başlangıç, büyüme ve olgunlaşma evrelerinde şirketler farklı gelir kaynaklarına sahiptirler ve farklı finansman ihtiyaçları ile karşı karşıya kalırlar (European Commission, 2017). Finansman ihtiyacı duyan şirketlerin iç finansman ve dış finansman olmak üzere fona ulaşımı iki şekilde olmaktadır. Dış finansman borçlanma veya yeni ortak alımını ifade ederken iç finansman şirketin kendi kaynakları ile yarattığı fonları ifade etmektedir. Her ülkenin kendi mevzuatı uyarınca şirketlerin fona ulaşımı yasal kurallara bağlıdır. Dış fon sağlamada yöneticiler, hissedarlar ve borç verenlerin farklı beklentiler içerisinde olması ve her bir tarafın öncelikle kendi faydalarını maksimize etmeye çalışmaları şirketlerin kaynak maliyetlerinde ciddi artışa neden olabilmektedir. Dijital platformların gelişmesi sonucu günümüzde kitle fonlaması ile çevrimiçi sermaye toplanmaya başlanmıştır. Yine teknolojideki hızlı gelişim ile birlikte kripto varlık kullanımı oldukça yaygınlaşmış ve kripto varlıklar şirketler açısından yatırım veya finansman kaynağı alternatifi olarak karşımıza çıkmıştır. 2010’lu yılların sonundan itibaren yeni bir finansman yöntemi olarak kripto varlık arzı popülerlik kazanmış ve gerek Türkiye’de gerekse dünyada kullanım örnekleriyle karşılaşılmaya başlanmıştır. Günümüzde kripto varlık arzı risk sermayesi ve melek yatırımcı gibi finansman kaynaklarına alternatif, startup için sermaye edinmenin yeni bir yöntemi olarak ifade edilebilmektedir (Howell vd., 2020, s.3925). Kripto varlık arzı yolu ile fon sağlamak, şirketlerin kullandığı yeni bir yöntem olmakla birlikte bu işlemin sonuçlarının finansal tablolarda raporlanması ile ilgili henüz bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu durum finansal raporlamada uygulama sorunlarına neden olmaktadır. Ayrıca küreselleşme ve teknolojik gelişmeyle birlikte düşük maliyetle uluslararası piyasalarda işlem yapmanın kolaylaşması, bir başka ifadeyle herhangi bir ülkedeki finansal bilgi kullanıcılarının farklı ülkelerdeki piyasalara girişlerinin kolaylaşması, ortak bir raporlama dilinin önemini artırmıştır. Finansal bilgi kullanıcılarının isabetli kararlar alabilmeleri için finansal tablolarda yer alan bilgilerin, dolayısıyla kripto varlık arzı işlemlerinin gerçeğe uygun bir şekilde finansal tablolarda raporlanması hayati bir öneme sahiptir. Bu sebeple uygulama birliği açısından kripto varlık arzlarının finansal tablolarda nasıl raporlanması gerektiğine dair uygulamaların geliştirilmesi zorunlu hale gelmiştir. Bu durum çalışmanın motivasyonunu oluşturmaktadır. Kripto varlık arzı ve raporlaması, yeni bir çalışma alanı olup literatürdeki eksiklik çalışmanın özgünlüğünü oluşturmaktadır. Bu çalışmada Türkiye’de ve Dünyada kripto varlık arzı ile finansman sağlayan şirketlerin mevcut raporlama uygulamaları incelenerek Uluslararası Finansal Raporlama Standartları’na göre finansal tablolarda raporlanmalarına yönelik öneri sunma amaçlanmaktadır. Bu kapsamda öncelikle kripto varlık arzı hakkında bilgi verilmiş ve kripto varlık arzında kullanılan token çeşitleri açıklanarak bu arzların geleneksel halka arzlardan farkları belirtilmiştir. Çalışmanın ikinci bölümünde ise Uluslararası Finansal Raporlama Standartları kapsamında özkaynak, yükümlülük ve hasılat olarak raporlama gereklilikleri açıklanmıştır. Bulgular kısmında ise kripto varlık arzlarının çeşitlerine göre finansal tablolarda nasıl raporlanması gerektiğine yönelik önerilerde bulunulmuştur. 2. KRİPTO VARLIK ARZI [INİTİAL COİN OFFERİNG (ICO)] Finansmandaki en son yeniliklerden biri de kripto varlık arzıdır. Kripto varlık arzı şirketlerin ve girişimcilerin token olarak adlandırılan kripto varlıkları aracılığıyla para toplamalarını sağlayan açık finansman çağrısı olarak tanımlanmaktadır (Adhami vd., 2018, s.2). Kitle fonlamasına benzer özellikler gösteren kripto varlık arzının temel farklılığı tokenların ihracının dağıtık defter teknolojisine (Distributed Ledger Technology - DLT) dayanmasıdır. Kripto varlık arzlarında bir merkezi otoriteye veya aracıya ihtiyaç duymadan tüm dünyada alım satımı kolaylaştıran dağıtık defter teknolojisinin en yaygın türü olan blok zinciri teknolojisi kullanılmaktadır (Boreiko ve Sahdev, 2018; Fisch, 2019, s.1; Zhang vd., 2021; A.R. 2021). İlk kripto varlık arzı, 2013 yılında Willett’in “The Second Bitcoin White Paper” adını verdiği izahname ile tanıttığı Mastercoin ihracı ile gerçekleşmiştir (Brummer vd.,2018, s.1). Mastercoin’i takiben özellikle 2017-2018 yıllarında yüzlerce kripto varlık arzı gerçekleşerek pazar hızla büyümeye başlamıştır (Howell vd., 2020, s.3926). Kripto varlık arzı, geleneksel halka arz (Initial Public Offering – IPO) yönteminde olduğu gibi bir varlığın halka arz edilmesi ile finansman sağlama şeklidir. Her iki halka arzın amacı temelde finansman sağlamak olsa da kripto varlık arzı ile geleneksel halka arz arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır. İlk olarak kripto varlık arzında itibari para yerine kripto varlık ile fon sağlanması bu arz yöntemini diğer yöntemlerden ayırmaktadır (TBV, 2020, s.29). Geleneksel halka arzda şirketler finansal varlıklarının halka arzında yasal mevzuatlar ile düzenleyici ve denetleyici kurulların düzenlemelerine uymak zorunda olup bu arzlarda yatırımcıları koruma mekanizması bulunmaktadır. Dolayısıyla geleneksel halka arz, olgunluk evresinde, kendini kanıtlamış ve sağlıklı nakit akışı üretebilen şirketlere hitap etmektedir (OECD, 2019, s.24). Bu sebeplerden dolayı geleneksel halka arzlarda süreç daha uzun olmaktadır. Kripto varlık arzı ise herhangi bir yasal çerçeveye dayanmamakta ve herhangi bir kısıtlama olmadan herkes tarafından gerçekleştirilebilmektedir (Frankenfıeld, 2022). Bu durum da kripto varlık arzlarının daha riskli ve istismara açık bir yapıya sahip olduğunu göstermektedir. Genellikle projelerin veya startupların finansman kaynağını oluşturan kripto varlık arzı ile yeni girişimler, işlerinin giriş aşamasında finansman sağlayabilirler (Zhang vd., 2021). Geleneksel halka arz ve kripto varlık arzı arasındaki temel farklılıklar Tablo 1’de gösterilmiştir.

  • IPO ICO Yasal durum Yasal düzenleme var Düzenleme yok Ayrıntılı inceleme Var Yok Geçmiş performansa ilişkin bilgi Var Yok Menkul kıymet türü Pay veya tahvil Menkul kıymet özelliğine sahip veya hiçbir ek özelliği yok Kamuyu aydınlatma Var Yok Gözetim / Denetim Var Yok Risk seviyesi Makul Yüksek İhraç sınırları (karlılık, aktif büyüklük vb.) Var Yok Giriş imkânı Kurumsal yatırımcı / Yatırımcı Tüm şirketler ve internet erişimi olan herkes yatırımcı olabilir Arz süresi Uzun Kısa Arz sonrası yatırımcı hakları Geniş kapsamlı Yok Maliyet* Yüksek Makul Piyasa* Organize / Tezgah üstü Tezgah üstü Aracı kurum* Gerekli İhtiyari * Yazarlar tarafından eklenmiştir Kaynak: (Wiśniewska, 2018, s.104; Evin, 2018, s.12) Daha öncede belirtildiği gibi kripto varlık arzları token olarak adlandırılan kripto varlıklar aracılığı ile yapılmaktadır (Adhami vd., 2018, s.2). Bunların ihracında banka gibi aracı kurumlara ihtiyaç duyulmamaktadır. Whitepaper olarak adlandırılan izahnamede projenin kuralları, toplanacak fon, yürütücüler vb. bilgilere yer verilmektedir (TBV, 2020, s.39). Genellikle bu tokenlar ortaklık hakkı vermemekte ve tokenları elinde bulunduran kişiler proje veya hizmetin kullanımının yaygınlaşması ile ihraç edilen tokenlara olan talebin artması sonucu spekülatif kazanç elde etmeyi amaçlamaktadır (Evin, 2018, ss.11-13). Kripto varlık arzında kullanılan tokenlar farklılık göstermekte olup çalışmanın takip eden bölümünde token türleri üzerine durulacaktır. 2.1. Kripto Varlık Arzında Kullanılan Token Türleri Bitcoin benzeri kripto varlıklar dışında token olarak adlandırılan kripto varlıklar da bulunmaktadır. Tokenlar blok zinciri teknolojisi altyapısı kullanılarak, özellikleri ve dolaşımı bilgisayar koduyla belirlenen, dijital olarak kıt olan ve aktarılabilir değer birimleri olarak tanımlanmaktadır (Deran vd., 2021; Delivorias, 2021). Kripto varlık arzı, çıkarılan tokenlar aracılığıyla yapılmakta olup bu tokenların satılması ile şirkete fon sağlanmaktadır (IMF, 2019; Token Alliance, 2018). Tokenlar, menkul kıymet/varlık token (security/asset token), fayda token (utility token) ve ödeme token (payment token) olmak üzere üç ana kategoride sınıflandırılmakta olup her birinin özellikleri aşağıda belirtilmiştir (Sharma ve Zhu, 2020, s.4; Delivorias, 2021; Deran vd., 2021): Menkul Kıymet / Varlık Token (Security/Asset Token): Menkul kıymet tokenları gerçek fiziksel bir dayanağa, şirketlere ve kazançlara katılım hakkını veya temettü veya faiz alma hakkını temsil etmektedir (Sharma ve Zhu, 2020, s.4). Menkul kıymet token bu özelliklere sahip olması nedeniyle menkul kıymetlere benzetilmektedir. Menkul kıymetler gibi bu gruptaki tokenlar ihraççının bir varlığına, özkaynak veya borçlanma araçlarına sahip olma hakkını ifade etmektedir. Pay, gayrimenkul, fikri mülkiyet hakları gibi likit olmayan varlıklar tokenlaştırılarak çok daha düşük işlem maliyetlerine katlanılarak menkul kıymet tokenlarının arzı aracılığıyla kazanç elde edilebilir (Deloitte, 2020a, s.5) Menkul kıymet tokenlarının ortaya çıkması blok zincirine kayıtlı menkul kıymetlere yatırım yapılmasına imkân vermektedir. Menkul kıymet tokenları şirketlerin dış finansman sağlamalarında alternatif bir yol sunmaktadır. Lambert ve diğerleri (2021) menkul kıymet tokenlarını, menkul kıymetler kanunları kapsamındaki düzenlemelere tabi olarak dağıtık deftere kaydedilen bir yatırım ürününün dijital bir temsili olarak tanımlamakta ve farklı kategorilere ayırmaktadır. Özkaynak tokenları (paylar), borçlanma tokenları (tahvil), gelir ortaklığı tokenları (gelir paylaşımlı sözleşmeler) ve diğer menkul kıymet tokenları (varantlar gibi türev ürünler) bu kategorilere örnek verilebilir. Bu gruptaki tokenlar menkul kıymet statüsüne sahip olmalarından dolayı menkul kıymetlere ilişkin yasal düzenlemelerin kapsamına girmektedir. Menkul kıymet tokenlarının büyük çoğunluğu startuplar tarafından ihraç edilmekte olup belirli bir olgunluğa erişmiş şirketler tarafından da ihracı mümkündür. Bu tokenlar yatırımcısına geleneksel menkul kıymetlerin sağladığı ortaklık hakkı, oy kullanma hakkı, temettü hakkı gibi hakları da verebilmektedir (Fisch, 2019, s.3). Bir Token’in menkul kıymet olarak kabul edilebilmesi için menkul kıymetler düzenleyicisi (Örn. SPK) tarafından menkul kıymet olarak kabul edilmesi gerekmektedir (A.R., 2021). Bu gruptaki tokenlar için en önemli soru menkul kıymet statüsüne sahip olup olmadığının nasıl belirleneceğidir. 1946 yılında ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) ile Florida merkezli şirket olan Howey arasındaki davaya dayanan dört şartlı Howey testi bir yatırım sözleşmesinin gerçekte bir menkul kıymet olarak nitelendirilip nitelendirilmediğini belirlemek için sıklıkla kullanılmaktadır. Howey testine göre bir varlığın menkul kıymet sayılabilmesi için sağlanması gereken şartlar aşağıdaki gibidir (Deloitte, 2020b): • Para veya varlıklara yatırım yapılmalıdır. • Yatırım yapılırken kâr beklentisi bulunmalıdır. • Yatırım ortak bir girişimdedir, yani yatırımcılar varlıklarını bir araya getirmektedir. • Kar, yatırımcıların kontrolü dışında oluşmaktadır. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) sanal bir kuruluş tarafından sunulan ve satılan "DAO" olarak bilinen tokenların menkul kıymet olduğunu ve dolayısıyla federal menkul kıymetler yasalarına tabi olduğunu belirtmiştir (SEC, 2017). ABD’ye ilaveten Singapur, Japonya gibi bazı ülkeler kripto varlıkların kullanım ve alım satım platformlarını düzenlemeye başlamışlardır (TBV, 2020, s.12). Türkiye’de ise Menkul Kıymet Token’ları ile finansman sağlamak isteyen girişimciler için henüz yasal düzenlemeler bulunmamaktadır. Kripto varlık arzı ile benzer özelliklere sahip kitle fonlamaları için gerekli düzenlemeleri yapma yetkisi Sermaye Piyasası Kurulu’na (SPK) verilmiştir. Kitle fonlamasında olduğu gibi menkul kıymet tokenları da SPK tarafından düzenlenip kabul edilmesi durumunda menkul kıymet olarak değerlendirilebilecektir (Yavuzarslan ve Kurt, 2021). Fayda Tokenları (Utility Token): Fayda tokenlar, token ihraççısının sağladığı veya gelecekte sağlayacağı mal ve hizmetlere ilişkin indirim veya ayrıcalıklar gibi çeşitli haklar sağlamaktadır. Birçok token fayda token özelliklerine sahip olup nakit akışı veya temettü hakları gibi herhangi bir menkul kıymet özelliğine sahip olmayıp yatırım aracı değillerdir (Gryglewicz vd. 2021, s.1). Yatırımcılar bu tokenları alarak ihraç edenin geliştirmiş olduğu bir platformda ihraç eden şirketin mal ve hizmetlerini satın almada kullanabilirler (IMF, 2019; INVAO, t.y.). Menkul kıymet tokenlar özkaynak temelli kitle fonlaması ile benzerlik gösterirken fayda tokenlar ödül temelli kitle fonlaması ile paralellik göstermektedir (Lambert vd. 2021). Kripto varlık arzları genellikle fayda tokenlarının satışını ifade ederken menkul kıymet tokenları geleneksel finansal yatırımlara benzemekte ve yatırımcı, bir yatırım varlığına sahip olmaktadır (Bellavitis vd., 2021, s.2). Fayda tokenlara spor kulüpleri tarafından çıkarılan taraftar token örnek verilebilir. Taraftar tokenları elinde bulunduran kişiler, kulüp kararlarında söz alma ve kulübün sağlayacağı ayrıcalıklar (indirimli forma, bilet ayrıcalıkları vb.) gibi avantajlardan faydalanabilmektedir (Paribu, 2021). Ödeme Tokenları (Payment Token): İtibari para birimleri ile aynı işlevi sağlayan tokenlar bu kategoride yer almaktadır. Herhangi bir varlık veya nakit akışları ile doğrudan bağlantılı olmayan ödeme tokenları sahiplerine fayda tokenları gibi ayrıcalıklar da sunmamaktadır. Bu grup tokenlar dağıtık defter teknolojisi platformu aracılığıyla mal ve hizmetler için ödeme yapmayı mümkün kılmaktadır. Ancak herhangi bir merkez bankası tarafından verilmediği veya desteklenmedikleri için ödeme tokenlarının itibari paralarla özdeş olamayacağı açıkça ifade edilmiştir (IMF, 2019; Deloitte, 2020b, s.9). Yukarıda detayları verilen Token gruplarının temel karşılaştırması Tablo 2’de gösterilmiştir.

  • rağmen 2017 yılı ile birlikte kripto varlık arzı sektörü hızlı bir büyümeye girmiştir. 2017 yılında

  • gerçekleşen 952 kripto varlık arzından 7,443 milyon dolar elde edilmiştir. 2018 yılının ilk çeyreğinde

  • kripto varlık arzı sayısı 800’ü geçmiştir (Bellavitis vd., 2021). 2020 mart ayında Alman şirketi olan

  • baktığımızda ise günümüzde kripto varlıkların piyasa değeri 1,8 trilyon doları geçmiştir (CMC, 2022).

  • hiçbir sunum veya dipnotlarda açıklama yapmayan şirketlerde bulunmaktadır. 3.2. Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına Göre Kripto Varlık Arzı Kripto varlık arzının raporlaması, kripto varlığı çıkaran kuruluş için doğan yükümlülüklere bağlıdır. Kripto varlık arzları farklılık göstermesi sebebiyle kripto varlık arzı aracılığıyla fon toplayan kuruluşun hak ve yükümlülükleri de farklılık gösterecektir. Bu nedenle, kripto varlık arzları için genel bir muhasebe uygulaması, bir başka ifade ile tek tip raporlama bulunmamaktadır. Uygun muhasebe yönteminin (raporlama politikasının) belirlenmesinde atılması gereken ilk adım kripto varlık arzının şirkete yüklediği yükümlülüklerin incelenmesi ve şirketin faaliyet gösterdiği yasal ortamın değerlendirilmesini içermektedir. Bu inceleme ve değerlendirmeler sonucunda kripto varlık arzı sonucu sağlanan fonlar; özkaynaklarda ayrı bir kalem, yükümlülük unsuru veya hasılat olarak raporlanabilir (IFRS, 2018). Çalışmanın bu bölümünde özkaynak, yükümlülük ve hasılat olarak raporlamada esas alınması gereken Uluslararası Finansal Raporlama Standartları değerlendirilmiştir. 3.2.1. Özkaynak Olarak Raporlama Özkaynağa (paylara) dayalı finansal araçlar, şirketin tüm borçları çıkarıldıktan sonra kalan net varlıktan sahibine pay alma hakkı veren sözleşme olarak tanımlamaktadır (TMS 32, p11). Finansal araçlar, TMS 32 Finansal Araçlar: Sunum Standardı 16. paragrafta yer alan koşulları karşılaması durumunda özkaynağa dayalı finansal varlık olarak sınıflandırılabilir. Bu koşullar (TMS 32, p16; Örten vd., 2015): i. Sözleşmede ihraççının, varlığı elinde bulunduran kişiye temettü haricinde belirli bir

  • Finansal Raporlamaya İlişkin Kavramsal Çerçeve’ye göre yükümlülük, “işletmenin, geçmişteki olayların bir sonucu olarak bir ekonomik kaynağı devretme konusundaki mevcut mükellefiyeti” olarak tanımlanmaktadır (KÇ, 2018, 4.26).

  • Yükümlülüğün ortaya çıkması için şu üç koşulun sağlanması gerekir (KÇ, 2018, 4.27):

  • i. Şirketin bir mükellefiyetinin olması ii. Mükellefiyetin ekonomik bir kaynağı devretmek yönünde olması iii. Mükellefiyetin geçmişteki olaylar sonucunda var olan mevcut bir mükellefiyet olması Finansal Borç Olarak Raporlama: Finansal borç sözleşmeden doğmaktadır ve şirket için aşağıda yer alan yükümlülüklere neden olmaktadır (TMS 32, p11; Örten vd., 2015):

  • Şekil 1. Yükümlülük, Karşılık, Şarta Bağlı Yükümlülük Ayrımı Kaynak: (Örten vd., 2015) Bazı durumlarda, oluşacak yükümlülüğün muhasebeleştirilmesi için bir şirketin TMS 37 Karşılıklar, Koşullu Borçlar ve Koşullu Varlıklar Standardını uygulaması gerekebilir. Burada adı geçen karşılık “gerçekleşme zamanı ve tutarı belli olmayan yükümlülük” olarak tanımlanmaktadır. Koşullu yükümlülük ise şirketin kontrolünde olmayan ve ileride gerçekleşip gerçekleşmemesi durumuna göre mevcudiyet gösteren yükümlülüklerdir (TMS 37, p10). Bir yükümlülüğün gerçekleşme ihtimaline göre yapılması gereken işlemler Şekil 1’de özetlenmektedir. 3.2.3. Hasılat Olarak Raporlama TFRS 15 Müşteri Sözleşmelerinden Hasılat Standardı, diğer TFRS kapsamındaki sözleşmeler ve aynı iş kolunda faaliyet gösteren şirketler arasında müşterilerin taleplerini zamanında karşılamak amacıyla yapılan parasal olmayan alışverişler hariç, müşterilerle yapılan tüm sözleşmelere uygulanmaktadır (TFRS 15, p5). Bir sözleşme, TFRS 15'in 10. paragrafında, iki veya daha fazla taraf arasında uygulanabilir haklar ve yükümlülükler oluşturan bir anlaşma olarak tanımlanmaktadır. TFRS 15'in 6. paragrafı ise müşteriyi, bir bedel karşılığında şirketin olağan faaliyetlerinin bir çıktısı olan mal veya hizmetleri elde etmek için şirketle sözleşme yapan taraf olarak tanımlamaktadır. Bir şirket, müşterisi ile TFRS 15 kapsamında olan bir sözleşmeyi, yalnızca TFRS 15'in 9. paragrafındaki tüm kriterleri karşılaması durumunda hasılat olarak muhasebeleştirebilir. Bu kriterler (TFRS 15, p9): i. Sözleşmenin tarafları sözleşmeyi onaylayarak kendi edim yükümlülüklerini yerine getirmeyi taahhüt etmelidir. ii. Devredilecek mal veya hizmetler ile ilgili hakların her bir taraf için şirket tarafından tanımlanması gerekmektedir. iii. Ödeme koşulları tanımlanmalıdır.

  • Türkiye’de spor kulüplerinin çıkarmış olduğu taraftar tokenlar fayda tokenlara örnek verilebilir. Taraftar tokenlar elinde bulunduran kişiler bazı kulüp kararlarında söz alma ve kulübün sağlayacağı ayrıcalıklar (indirimli forma, bilet ayrıcalıkları vb.) gibi avantajlardan faydalanabilmektedir. Taraftar token haricinde Türkiye’de holdinglerin de ihraç ettiği tokenlar bulunmaktadır. Bunların ilk örneği 2020 yılında gerçekleşmiş ve söz konusu şirket 2022 yılında üçüncü kez halka arza çıkmıştır. Bazı durumlarda, bir kripto varlık arzında bir şirket tarafından ihraç edilen tokenlardan elde edilen gelirler, TFRS 15'e göre hasılat olabilir. Gelecekteki bir tarihte ücretsiz veya indirimli fiyattan ürettiği mal veya hizmetleri devretme mükellefiyeti yükümlülük olarak değerlendirilebilir (IFRS, 2018). TFRS 15 Müşteri Sözleşmelerinden Hasılat Standardının kullanılabilmesi için en az iki taraf arasındaki hak ve yükümlülükleri belirleyen bir sözleşme olması ve bu sözleşmenin şirketin olağan faaliyetlerinin bir çıktısı olan mal ve hizmetler üzerine olması gerekmektedir. Ayrıca sözleşme tarafları kendi edim yükümlülüklerini yerine getirmeyi taahhüt etmeli, devredilecek mal ve hizmetler tanımlanmalı, ödeme koşulları belirlenmeli, sözleşme ticari nitelikte olmalı, şirketin devredeceği mal ve hizmetlerin bedelini tahsil etmesi muhtemel olmalıdır. Bu koşulları taşıyan fayda tokenların satışından elde edilen gelir hasılat olarak raporlanabilir.

  • Adhami, S., Giudici, G. ve Martinazzi, S. (2018). Why do businesses go crypto? an empirical

  • https://doi.org/10.1016/j.jeconbus.2018.04.001 Annual Reporting [A.R.]. (2021). Initial coin offering. https://annualreporting.info/initial-coin

  • offering/ Annualreports. (2021). Annual reports for 7,736 international companies.

  • https://www.annualreports.com/ Bellavitis, C., Fisch, C. ve Wiklund, J. (2021). A comprehensive review of the global

  • Venturing Insights, 15, e00213. https://doi.org/10.1016/j.jbvi.2020.e00213 Boreiko, D. ve Sahdev, N. K. (2018). To ico or not to ico – empirical analysis of initial coin

  • offerings and token sales. http://dx.doi.org/10.2139/ssrn.3209180 Brummer, C., Trevor K. ve Jai R. M. (2018). What should be disclosed in an initial coin

  • https://papers.ssrn.com/sol3/Papers.cfm?abstract_id=3293311 Coin Market Cap [CMC]. (2022). Today's cryptocurrency prices by market cap.

  • https://coinmarketcap.com/ Delivorias, A. (2021). Understanding initial coin offerings A new means of raising funds

  • )696167_EN.pdf Deloitte. (2020a). Security token offerings: The next phase of financial market evolution?

  • next-phase-of-financial-market-evolution.html Deloitte. (2020b). Are token assets the securities of tomorrow?

  • tomorrow.html Deran, A., Dikmen, B. B. ve Özçelik, M. (2021). Blok zinciri teknolojisinin ödeme sistemleri,

  • European Commıssıon. (2017). Commıssıon staff working document. European Parliamentary

  • content/EN/TXT/PDF/?uri=CELEX%3A52017SC0224&rid=9 Evin, H. İ. (2018). Sermaye piyasalarında yeni uygulamalar: kripto para arzları. Türmob XX.

  • ygulamalar_Kripto_Para_Arzlari (Erişim tarihi 21 Mart 2022). Fisch, C. (2019). Initial coin offerings (icos) to finance new ventures. Journal of Business

  • Venturing, 34(1), 1-22. https://doi.org/10.1016/j.jbusvent.2018.09.007 Frankenfıeld, J. (2022). Initial coin offering (ICO). Investopedia.

  • https://www.investopedia.com/terms/i/initial-coin-offering-ico.asp Gryglewicz, S., Mayer, S. ve Morellec, E. (2021). Optimal financing with tokens. Journal of

  • Financial Economics. https://doi.org/10.1016/j.jfineco.2021.05.004 Howell, S. T., Niessner, M. ve Yermack, D. (2020). Initial coin offerings: financing growth

  • https://doi.org/10.1093/rfs/hhz131 IFRS. (2018). Initial coin offerings. IFRS Interpretations Committee meeting, IFRS Staff

  • Paper. https://www.ifrs.org/content/dam/ifrs/meetings/2018/september/ifric/ap04c.pdf International Monetary Fund [IMF]. (2019). Treatment of crypto assets in macroeconomic

  • statistics. https://www.imf.org/external/pubs/ft/bop/2019/pdf/Clarification0422.pdf INVAO. (t.y.). Token classes explained: coin vs. utility token vs. security token.

  • https://invao.org/tokenclasses-explained-coin-vs-utility-token-vs-security-token/ Kamu Aydınlatma Platformu (KAP). (2021). Finansal tablolar ve açıklayıcı dipnotlar,

  • https://www.kap.org.tr/ Kavramsal Çerçeve [KÇ]. (2018). Finansal raporlamaya ilişkin kavramsal çerçeve (2018

  • 0(2018%20S%C3%BCr%C3%BCm%C3%BC).pdf Lambert, T., Liebau, D. ve Roosenboom, P. (2021). Security token offerings. Small Business

  • Economics, 1-27. https://doi.org/10.1007/s11187-021-00539-9 Martinkus, G. (2018). Technicalities of accounting for ICO - balance sheet perspective,

  • balance-sheet-perspective-3479a3b75c26 OECD (2019). Initial coin offerings (ICOs) for SME financing. www.oecd.org/finance/initial

  • coin-offerings-for-sme-financing.htm Örten, R., Kaval, H. ve Karapınar, A. (2015). Türkiye Muhasebe-Finansal Raporlama

  • Standartları Uygulama ve Yorumları (8. Baskı). Gazi Kitabevi. Paribu. (2021). Taraftar token’ı (fan token) nedir, ne işe yarar?.

  • I_A-1631270569-0-gqNtZGzNAiWjcnBszQlR Sharma, Z. ve Zhu, Y. (2020). Platform building in ınitial coin offering market: empirical

  • evidence, Pacific-Basin Finance Journal, 61, 101318. Token Alliance. (2018). Understanding digital tokens: market overviews and proposed

  • Türkiye Bilişim Vakfı (TBV). (Mayıs 2020). Kriptopara ve ıco raporu. Blockchain Türkiye

  • ).pdf U.S. Securities and Exchange Commission [SEC]. (2017). SEC issues investigative report

  • https://www.sec.gov/news/press-release/2017-131 Wiśniewska, A. (2018). The initial coin offering – challenges and opportunities. Copernican

  • http://dx.doi.org/10.12775/CJFA.2018.011 Yavuzarslan, T. ve Kurt, G. (2021). Kripto varlık arzıyla (ıco) işletme finansmanı ve

  • https://doi.org/10.31460/mbdd.783669 Zhang, S., Zhang, D., Zheng, J. ve Aerts, W. (2021). Does policy uncertainty of the

                                                                                                                                                                                                        
  • Article Statistics